DTK ve HDK'li Kadınlardan Roboski Raporu: Çözüm Roboski'den Geçer

DTK ve HDK'li Kadınlardan Roboski Raporu: Çözüm Roboski'den Geçer

DTK ve HDK kadın meclisleri, Roboski'ye ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı:


ROBOSKİYİ UNUTMADIK UNUTTURMAYACAĞIZ HAKİKAT ARAYIŞCILIĞINA DEVAM EDECEĞİZ 

23.05.2013 tarihinde Şırnağ’ın Bal veren beldesinden yola çıkarak Roboski’ye varışımız gördüklerimiz bu ülkenin bazı bölgelerine bazı il ve ilçelerine köylerine ayrımcı yaklaşımları somut olarak göstermiştir.

Biz DTK ve HDK kadın meclisi üyeleri 40 yıla yakındır topraklarımızın işgal edildiğini, kimliksizleştirilmek için, militarist güçlerin politikalarına kapitalist moderni tenin azgın leviahtlarına nasıl kurban edilmek istendiğimizi 24 saat Şırnak ta kurulan Demokratik Çözüm Çadırların da kadınlarla,analarla kalarak bir kez daha dinledik ve tanıklık ettik.

23.05.2013 sabahı saat 09:00 da Bal veren beldesinden Roboski köyüne varmak isteyen bir yurttaşın neler görebileceğini öncelikle sizlerle paylaşmak istedik.

6 askeri kontrol noktasında geçmeyi sağ-salim eksiksiz başarmalısınız. Uludere –Beytüşşebap noktasında TC yurttaşı olduğunuzu kanıtlamak bu ülkede seyahat etme özgürlüğünüzün olmadığını görmek durumundasınız.Bir uzman çavuşun keyfi yaklaşımlarına muhatap olup,o keyfiyete karşı yasal dayanaklarınızı söyleseniz de emir büyük yerden gelinceye kadar sabırla ne olacağını beklemek zorundasınız.

Roboski köyüne varıncaya dek askeri gücün ne kadar yayılım gösterdiğini ,tel örgülerinin sınırlarda nasıl bir görüntü oluşturduğuna tanık oluyor,işgalin gerçek tanımıyla karşılaşıyoruz.

Güzergah doğa cenneti toprak ananın insan evlatlarına bahş ettiği tüm güzellikleri görmeniz mümkün.Yeşilin sarının kırmızının morun her tonunu her tonundan ayrı ayrı çıkan o güzel kokunun nasıl hapis edildiği görmezden gelinerek doğal yapısını bozsallarda savaş araç gereç malzemesinin tüm yıpratmasına rağmen inadına isyan inadına özgürlük mücadelesi olmasını örgütleyen o eşsiz güzellikler. Küçücük suların önüne özgür akmasın özgürlüğü yaşamasın ve örgütlenmesin diye kurulan barajların çirkin duvarları ve her yerden onlarca gözetleme kuleleri,korucu noktaları ve askeri konumlanış ;tüm bunlar demokrasi ve çözüme adım atmak istediğimiz bu günlere ait. Tüm bunlar gerillanın Demokratik Kurtuluşla Özgür örgütlü yaşayalım iddiası için yürüyüşe geçtikleri zamanlara ait. 5-6 ay önce mevzilerinden çıkamayanlar yayılma göstermeye başlamışlar bile.Roboski’ye varıyoruz. Kadınlar-gençler-köylüler ve Uludere BDP ilçe yöneticilerinin büyük ilgi ve alakası ile karşılanıyoruz.

512. Gününde DTK ve HDK kadın Meclisinin Roboski’deki İzlenimleri

34 gencin mezarları başındayız. Onlarla 512. günde beraberiz. Roboskili köylüler her hafta Perşembe günü mezarlıkta değerlendirme toplantıları yapıyorlar. Bu perşembede bizi misafir ettiler.Mezarlıkta devletin AKP‘nin ilgili yöneticilerin Roboski katliamındaki ketum tutumları eleştirildi ve katliam aydınlatılıncaya kadar mücadele sözü yenilendi.
Roboskili aileler ve canlı tanıklarla akşam yaptığımız toplantıda anlatılanlar yaşananlar ve hala yaşadıkları şöyleydi; köy 4 mezra 512 haneden oluşuyor. 2 mezra eski yerleşim 2 mezra ise 1989 sonrası köyleri yakılan ,koruculuk dayatılan ailelerden oluşmaktadır.
Köyün geçim kaynağı sınır ticareti, hayvancılık ve kısmi tarımdır.Köy boşaltmaları ve koruculuk dayatması sonucu çok sayıda yurttaşın il dışına ve yurt dışına çıkmak zorunda kaldığı belirtiliyor.Söz alan kadın erkek bütün köylüler katliam öncesi 1990 yıllarına dikkat çekmiştir. Bu güne kadar kendi coğrafyalarında yaşanan savaşa dikkat çekerek tehdit ,işkence, köy yakma,yıkma,boşaltma örgütle mücadele etme adı altında yaşam ve tarım alanlarının mayınlı arazilere dönüştürülmüş olduğunu belirtiyorlar. Dört mezrada da halen koruculuk dayatılmasına devam ediliyor. Katliam öncesi 150 kişilik korucu kadrosu olay sonrası 200 aştığı , Şırnak ve Uludere toplamında 1600 korucu kadrosunun olduğunu belirtmişlerdir. Askere gidemeyenler, özürlüler, kadınlar, ruh ve akıl sağlığı sorunu yaşayanlar korucu kadrosuna alınmaktadır.Katliam sonrası askeri güç artırıldı,yaylalarında ki mayınlı arazi artırıldı ve mayınlı arazi olduğuna dair her hangi bir işaretin olmadığı belirtildi.
Kadınların içine kapandığı , hala yas tutukları ,psikolojik sorunlar yaşadıkları ,uykularından çığlıklar uyandıkları belirtildi. Bazı kadınların artık çocuk doğurmaktan korktukları ,genç kızların evlenmekten ve anne olmaktan korktukları belirtildi.Olay öncesi sağlıklı olan bazı çocuklarda olay sonrası yaşamış oldukları travmalardan kaynaklı el ve ayaklarında kimsi his kaybının olduğu belirtildi ve gözlendi
500.günde olay yerine gittikleri ve bu gidişle olayı bir kez daha yaşadıkları gözlemlendi.500 günde olay yerine gittiklerinde olay günü çocuklarından geriye kalan telefon ayakkabı pantolon kazak şapka atkı ve F16 kurşun parçaları toplayıp getirdikleri ve neredeyse onlara sarılarak uyudukları gözlemlendi.Her evin duvarların da 34 kişiye ait resimlerin yer aldığı,her yere çocuklarının resimleriyle giderek yaşamlarını kaybedenlerin gözü kulağı sözleri olduğunu söylediler.
Yaşadıkları bu büyük acının ancak ve ancak çocuklarına bunu yapan gerçek sorumluların açığa çıkmasıyla yani faillerin açığa çıkarılıp cezalandırması sonucu az da olsa hafifleyeceğini belirtiler.
Devlete AKP ye Erdoğan’a, Emine Erdoğan’a ve gelen tüm üst düzey bürokratlara öfke 512. günde bile çok üst düzeydeydi.Sözlerinin inandırıcı olmadığını faillere ve çocuklarının katillerini bulacaklarına dair verdikleri sözlerin arkasının boş olduğunu katilleri korudukları belirtildi. Bu katliamın sorumlularının AKP ve Erdoğan olduğu belirlemesi yapıldı.500 gündür çocuklarımızı katleden mühimmatlardan geride kalanlar ve çocuklarımıza ait eşyaların toplanmayışı da halen devlet eliyle tehdit edildiğimizin emarelerdir.
Olay günü kendilerinin olaya müdahale etmesi sonucu olayın ortaya çıktığını olaya müdahale etmeseydiler yapılan operasyonda PKK gerillalarını öldürdük diyerek devletin katliamı gizleyeceği belirtildi.Olay günü yaşadıkları ,devletin yaklaşımının hiçte samimi olmadığı tam tersine katledilen çocuklarına sahip çıktıkları için cezalandırıldıklarını belirtiler.
Askeri yapılanmada ve yetkililerinde geçen yıldan bu yana çok değişim olduğu daha önce 3 ayrı noktada kurulan arama kontrol noktaları 6 ya çıkarıldığı belirilmiştir.Katledilen aile bireylerinin istihdam alanı olarak koruyuculuk gösterilmiştir. Karakollarda askeri gücün artırıldığı heronlarla her gün takip edildiklerini onlarca her onun yaptığı takipte düştüğünü köylerinin adeta bir karakola dönüştürüldüğünü belirtmişlerdir.Köy muhtarının karısının ve bazı mezralarda kadınların koruculuğa teşvik ettirildiği belirtilmektedir.
Sınır ticaretini aynı noktalarda devam ettirmektedirler .512. günde aileler hukuk,yasa ve para cezalarıyla tehdit edilmektedir. Eğitim alanı olarak bilinen okullarda çocukların yaşadıkları travma göz önüne alınmaksızın ana dillerini konuştukları gerekçesiyle şiddet uygulanmaktadır.
Barışın ve Kürt sorunun çözümünün Roboski’den geçtiğini belirtiler.12-13-14 yaşlarında ki kız ve erkek çocukları ağabeylerimizin ,babalarımızın failleri bulunmaz ve cezalandırılmazsa kendilerinin gerilla olacaklarını belirtiler.Gülen cemaatinin.iş ve işçi bulma kurumlarının ,projecilerin çok yoğun teklifleri ile karşı karşıya kaldıklarını hiç kimseden para iş vb her hangi bir şey istemediklerini ve istediklerinin katillerin bulunup yargılanması ve cezalandırılması olduğunu defalarca yenilemişlerdir.

Şimdi tüm bu dinlediklerimiz ve gözlemlerimiz üzerinden sorularımızı sormak ve komu oyu adına ilgili makamlardan cevap beklediğimizi belirtmek istiyoruz. 

DTK VE HDK Lİ KADINLAR SORUYOR VE CEVAP BEKLİYOR 

1- TBMM insan hakları inceleme raporunda olayın kasten yapılmadığına yönelik olarak her hangi bir delil elde edilmediği görüş ve kanaatine varılmıştır ifadesinin toplumun vicdani ve ahlaki duruşu açısından yasal ,etik bir tutum olmadığıdır.Devletin resmi kurumlarının alenen ve açıktan devlet yetkisi kullanarak cinayet işlediği açık ve nettir. Soruşturmanın yeniden ele alınarak pilotun,emri veren karakol komutanın,genel kurmay yetkilileri,vali,içişleri bakanı soruşturmasının yenilenmesi zorunlu değimlidir halen görevlerinin başında olmaları bu katliamların yenileneceğini göstermiyor mu ?

2- Operasyon talimatı Silopi’de teslim olan bir itirafçının grubun içinde 2 örgüt üyesinin olduğunu belirtmesi üzerine yapılması devletin ve yetkililerin bir itirafçının itiraflarını baz alarak katliamı gerçekleştirmelerinin gerekçesi yapıla bilinir mi ?

3- Öldürdük ama 3,4 milyon TL ödeme yaptık eşi vefat eden 28 kadına maaş bağladık ifadesi ne kadar etik ve ahlakidir ? Bu tazminat aileler tarafından reddedilmişken para ile ölçülemeyecek kadar değerli olan yaşam ve insan iradesi teslim mi alınmak isteniyor ?

4- Örgüt hareketliliğin alışılmışın dışında olduğu intikam ve misilleme amaçlı büyük saldırılar gerçekleştirildiği ve bu grupların Türkiye sınırına yakın dağlık alanlara intikal ettikleri bilgileri üzerinden yapıldığı belirtilen bu katliam insan haklarının hangi maddesine dayanılarak yapıldı , PKK gerillaları olsalar dahi F 16 vurularak böyle vahşice öldürülmesi uluslar arası hangi savaş sözleşmesinde yer almaktadır ?

5- Heronların eşya ,insan ve hayvan tespit ettikleri beyan edilirken örgüt üyesi ayrımı nasıl yapıldı ? Açık açık TBMM raporunda bile belirtilenler ışığın da soruyoruz gördüğünüz her hareketlilik PKK gerillarıdır vurun emrini verenlerin sorumluluğunda değimlidir ? Bu sorumlular kimlerdir ?

6- Olay yerine ambulans gönderilmemesi ve yaralılara zamanında müdahale edilmemiş olmasının sebebi nedir?

7- Demokratik ve özgür bir yaşam temellinin atılmaya çalışıldığı bu günlerde bölgede ki korucu kadrolarının artırılması kadınlara korucu kadrolarının verilmesinin nedeni nedir?

8- Arama noktalarının artırılması ve tarım alanlarının mayınlı arazilere çevrilmesi ve bu arazilerin bir işaretle tanıtılmamış olmasının nedeni nedir ?

512. günün de Roboskili kadınların ve köylülerin istemleri ;

1-Olayın failleri ortaya çıkarılsın ve cezalandırılsın

2- Devlet –AKP –cemaat üzerimizde tehdit olmaktan çıksın

3- Yayla ve köy yasakları kaldırılsın, köye dönüşler sağlansın

4- Koruculuk dayatmasına son verilsin – korucu olanlar silah bıraksın 


5-Mayınlı araziler temizlensin tarım ve hayvancılık yapılabilsin.

6-Topraklarımızda ki askeri vesayet kaldırılsın (kontrol noktaları ,karakol,gözcü kuleleri )

7-Katliam aydınlatılıncaya kadar gündemden düşürülmesin.

8-Roboskide bulunan resmi kurumlardaki personel tavır ve tutumlarında insani yaklaşımlar göstersin

9-Katliam Kürt sorunundan bağımsız ele alınamaz. Demokratik çözüm sürecini Roboskiden ilerletip takipçisi olacağız.

10- Örgütlenmek için dış kamu oyunun destek vermesi

11- Katliam bölgesinin ziyaretlerinde baskıcı bir tutumun olmamasını olay yerini anıt haline getirmek istedikleri

12-Sınırlar kaldırılsın bir taşla sınır olmaz ailelerimiz ve arazilerimiz sınır tarafından bölünüyor.


DTK HDK KADIN MECLİSİNİN ÖNERİLERİ

1- Roboski katliamının Yıllardır terörle mücadele adı altında yapılan sayısız katliamlardan biri olduğunu bu nedenle bu katliamın faillerinin ortaya çıkıp yargılanıp cezalandırılması

2- Roboski katliamı öncülüğünde geçmiş bütün katliamların aydınlatılması

3- Artırılan askeri yapılanmaya ve militarist uygulamalara bir son verilmesi gerektiği

4- Koruculuk kadrosunun bir dayatma olmaktan çıkarılması ve koruculuğun bölge genelinde lav edilmesi.

5- Mayınlı arazilerin temizlenmesi ,tarım ve hayvancılığa açılması

6- Bölgede ki kadın ve çocuklara bu travmaları atlatabilmeleri adına psikolojik destek verilmesi

7- Eğitim alanı olan okullardaki eğitmenlerin ana dillerini kullandıkları için çocuklar üzerinde göstermiş oldukları şiddete son vermesi 

8- Baraj yapımın durdurulması

9- Roboskili ailelerin örgütlenerek bir dernek çatısı altında toplanması

10- Dernekleşme sürecine STK ların destek vermesi

11- Kürt kimliğinin önündeki yasakların kaldırılması

12- Demokratik çözüm sürecinin yasal zemine kavuşturulması

13- Ana dilde eğitim hakkının önündeki engellerin kaldırılması

23.05.2013

Roboski İnceleme Raporu

DTK ve HDK Kadın Meclisi
Beğendiyseniz Tıklayınız :

Yorum Gönder

 
Bizi Takip Etmeye Devam Edin
Copyright © 2011-2013. Şırnak Press
Lütfen Alıntı Yaptığınız Takdirde Sayfamızı Kaynak Gösteriniz Aksi Takdirde
Kaynak Göstermeden Yazıları, Yayınları, Haberleri...Vs Paylaşanlar Hakkında Hukuki İşlem Başlatılacaktır.